Bıçakçı Köprüsü Bucakkışla KARAMAN

Her köprünün bir hikayesi vardır. Bıçakçı köprüsü hikayesi ise oldukça ilginç. Yüksek Toroslarin iç Anadolu’ya bağlanan dar ve derin geçit vermez göksu vadisinde suyun bekçileridir köprüler. Kanyonlari dağ keçileri hatta zamanin bize yakın bölümünde vahşi yaban hayatı içinde ayilarinda yaşam bulduğu Bucakkisla Ermenek yolunun en kestirme yerindedir Bıçakçı. Zamanın geçip gitmesine suyun akıp gitmesine inat bunca yıldır zaman zaman Coşan göksu nehrine kemer vurmuştur. Milyon yıllık vadi zeytin nar badem antep fıstığı ve çam ağaçları ile her daim yeşilin her tonunu size curetkarca sunar.

fb_img_1477682398321
Bıçakçı Köprüsü (Foto: Abdullah Tahtabaş)

6 gözden oluşan köprünün lakin Karamanogullari döneminde yapıldığını yazan bir kaç kaynak okumuştum. Karaman Bucakkışla’da yer alan köprü 14. yüzyılda inşa edildi. Mimarı bilinmeyen köprünün giriş kısmında bir kitabe yer alıyor. Üç gözlü olarak tasarlanan Bıçakçı Köprüsü’nün uzunluğu yaklaşık 90 metre, genişliği ise 5 metre. En büyük kemer açıklığı 15 metreye ulaşan yapının iki küçük gözü de kara üzerinde bulunuyor. Ana kemerin her iki yanına ayrıca yuvarlak tahliye gözleri yerleştirilmiş. Çoğu tarihi köprüde olduğu gibi suyun geliş yönündeki selyaranlar üçgen, köprüden çıkış yönündekiler ise daire biçiminde örülmüş. Köprünün kemerlerinde kesme taş, gövde bölümünde ise moloz taş kullanılmış. Geçtiğimiz yıllarda bir kısmı baraj suları altında kalan köprü 1 büyük 5 küçük gözden oluşuyor ve yakın zamanda da tadilat geçirdi. Köprünün karşısına yapılan yeni köprünün ne kadar estetikten uzak yanı varsa tarihi köprünün de insanı sarıp sarmalayan estetik harikası bir yönü var. Bir çok defa durup fotografladigim gruplar götürdüğüm bölgede köprünün hikayesi dilden dile şöyle aktarılıyor.
Zamanın birinde zengin bir bey ölür. Beyin hanımı beyin hatırası ve hayrati yaşasın diyerek dönemin ustalarından en iyisi ile anlaşır. Usta köprü inşaatını bitirir ve hanım agadan parasini almaya gelir. Parasını alır ve tam evden cikacakken duvarda asılı duran bıçağa gözü takılır. Evin hanimina bu bıçağı satıp satmayacağını sorar evin hanimida eşinden kalan tek hatirayi satmayacağını bildirir, usta evden ayrılır.
Hanim aga çok geçmeden ustayi adamlar gondererek geri çağırır. Bıçağı uzatır ve ustaya verir, usta bıçağın fiyatını sorar hanim aga bedava verdiğini söyler. Usta evin hanımına neden fikrini değiştirdiğini ve neden karşılıksız bicagi vereceğini merak edip sorar. Hanim aga da yapılan bu Hayır işine hiçbir gonulsuzluk bulaşmasını istemediğini söyler. Bunun üzerine usta bıçağı alır ve parayi hanima bırakarak Hayır işlerine harcamak şartıyla oradan ayrılır. Sonuçta bıçakçı Köprüsü bir bıçak karşılığı yapıldığı için adını buradan alır.

fb_img_1477561776273

Hikâyenin ne denli doğru olduğunu bilmem ama sonuçta doğru ise ününü sonsuza kadar yaşamasını temenni ederim. Yarı beline kadar baraj sularına gömülen köprünün 200 metre kadar yukarisinda bulunan yıkık tarihi köprü çoktan baraj suları ile dolmuş durumda. Gelecek nesillere zarar görmeden aktaracakmiyiz bilemiyorum lakin muhteşem atmosferini yaşayıp görmeniz gerekiyor. Karaman a 45 km uzaklıkta yer alan Bucakkışla köyüne varıp Ermenek yoluna geçişte Göksu nehri üzerinde yer alıyor. Gökten Üç bıçakçı köprüsü düştü 🙂 biri dinleyenin biri baraj yapanın diğeride anlatanın başına. Sular kapmadan gidip görün.
Doğal değilseniz doganizda kalın
Doğa rehberi Fedai 05325460730